tesâdüfî

SUDE ÖZTÜRK

Kendimi dolandırmamayı öğrendim
Size de öğreteceğim

Bir tesadüf zincirinde yaktığımız tütsüye
Gerçekten böyle mi olmalıydı demiştiniz
Tesadüfün en az bir nedeni varsa
tesadüf olmamak için
En az bir ihtimali varsa durumun gerçekleşmesinin

uçtu ömrünün üstünden bir beyaz kumaş parçası
girdiler de çıktılar da anlamsız kaldı
tarihler, birlikte atılmış yalanlar
göz göze gelip gülmemeye çalışmalar
yaşamın değdiği her noktasında hissettiklerin

Bu ket vurulmuş boğazın, çıkmayan isyanların altında
Bir geceye yalvarıp gazın lambasıyla tutacağım size ışığı
Ben elimden geleni yapacağım, siz kendinizi dolandırmayın
Şaşırmış gibi yapmayın
Ya rabbel alemin
Şu ezanın üstüne
Koca bir ezanın üstüne yaşadığımız binlerce dakika
Koordinatlarını yakamadığınız haritada işaretlediğiniz sokakların

Şans ve keder
Ne güzel hep böyle olsa, gülse güzel kızlar
Güzellik hep doğsa
Gece inleseler odalarında
çarşaflar yırtılsa
Dünya bu kadar olsa geceyi gündüze
seni kendisine bağlasa

Ben biliyorum niye yapıyorsunuz
Neden gülüyorsunuz bu çirkinliklere
Karanlığa sırtınızı çevirip yürüyorsunuz
Doruk orada,
pisliklerle çevrili hazların en kıymetlisi
kemirilmiş bir hayvan leşi güzel kokar burnunuza
leşe leş. kire kir. kana can.
güzel gelen bir tesadüf
oysa üstüme su tutulsa yeniden doğacaktım

Bir tesadüf zincirinde yaktığımız tütsüye
Gerçekten böyle mi olmalıydı demiştiniz
Böyle olacak
İnsan böyle ağlayacak
Böyle acıkacak
Bazı şeyler olacak
İnsan gömülecek
İnsan bilecek
Bazı şeyler çoktan olmuş ve korkuyla dolmuş olacak
İnsan böyle anlayacak
Öyle ya da böyle
Tesadüf sizin varlığınızdır

Hiçbir bir son bilince ait olmayacak ve
Çoğu şeyi anladığım için özür dilemeyeceğim