korku ruhun besleyicisi
Fenomen Xlara sorularınızı cevaplıyor:
Yüzümdeki parlaklığın, vücudumdaki gerginliğin sebebini soranlar olmuş, bir iksirin filan beni güzelleştirdiğinden bahsedilmiş. Daha önce de söylediğim gibi ben doğal yöntemlerle gençleşmekten yanayım. Nedir bu doğal yöntemler? Öncelikle bir süredir uyguladığım korku ruhun besleyicisi adlı diyetten bahsedeyim. Bu çığır açıcı yaklaşım ilk olarak Amuskalı Doktor Kart’ın 2000’lerin başında yazdığı kitapta geçmektedir. Diyet ismini kitabın adından alır: Korku Ruhun Besleyicisidir. Kart Beyler’in iki bin sayfalık bu eseri günümüzde ancak bitirilebildiğinden değeri yeni anlaşılmaktadır. Doktor Kart, kadınların geçmiş ya da şimdiki zamanda yaşadıkları korkunç anların güzelliklerine güzellik kattığını savunur. İlk başta savunulası bir tez olarak görünmese de, günümüzde su götürmez bu gerçek artık hepimizin kabulüdür.
Kimler uygulamalı? Sağlık uzmanları, güçlü iskelet, diri organlar ve esnek bir beden isteyen her kadının bu diyeti vakit kaybetmeden uygulaması gerektiğini söylüyor. Korku gençleşmemizi nasıl sağlar? Kart’ın öngörüsü artık kanıtlanmıştır. Kısa süreli adrenalin salınımı kadınların ihtiyacı olan kolajeni vücudun her yerine eşit oranda pompaladığından vücut direncimiz artar ve bedenimiz diri bir bütünlük kazanır.
Bunun kadim bir yöntem olduğu doğru mu? Aslında çoğu kadın uzun yıllardır böyle bir diyet olduğunu bilmeksizin diyetin uygulayıcısı olmuştur. Asırlardır çoğu kadın korkuyla gençleştiğini bilir. Bu bir kadınlık bilgisidir. Neden bu bir kadınlık bilgisidir? Çünkü belli bir uyarıcıyı (belirsiz de olur) sürekli tehdit olarak algılamak bizim işimiz! Erkek arkadaşımız, eşimiz, yan komşumuz, iş arkadaşımız, patronumuz, artık kimse en yakınımızdaki o algı hep bizledir. Kadınlara hızlı gençleşmeleri için ne gibi önerileriniz olur? İlla birinin sizi telaşa ya da paniğe sürüklemesini öylece oturup beklemeyin.
Kendi kendinizin telaşı olun!
Kendiniz için minör korkular yaratın.
Çevrenizde bulunan şeylerin olası yok oluşlarına dair kötü senaryolar kurun. Eriyen buz kütlesi üzerinde bir kutup ayısı ya da bir yangın sırasında ağaçların tepesine tırmanan koalalardan biri olduğunuzu düşünün. Sonra bunu oynayın. Eğer bu sizde tedavisi zor birtakım travmalara yol açacak gibiyse oyunu orada kesin ve diğer egzersize geçin. Mesela işe bir sır tutmakla başlayabilirsiniz. Kendinize dahi itiraf edemediğiniz bir sırrın suça dönüşmesini izleyin. Tüm enerjiyi kaslarınızda hissedene dek sırrı sıkın. Kimseye tek kelime etmeyin. Ne kadar sürer? Bir aya kalmaz taş gibi olursunuz.
Kan dolaşımını hızlandıracak bir diğer egzersizse, bileğinizden tutup kendinizi durmadan bir yerlere sürüklemeniz. Dilerseniz bir yerde kendinizi boğazlayabilirsiniz. Neden? Çünkü boyun, yaşlılık belirtilerinin en sık görüldüğü bölgedir. Kendinizi boğazlayarak o bölgenin durmadan yenilenmesini sağlarsınız. Bu ne kadar sürer? Sıkmaya devam edip, söylenenleri yutabilme kapasitenize göre değişir.
Genel olarak yüzdeki kırışıklar için nasıl bir rutin önerirsiniz? Sabahları ağzınızı açarak bağırıyormuş gibi uyanmanızı, öğlenleri burnunuzu sokarak kokluyormuş gibi gezinmenizi, akşamları da kulaklarınızı dikerek duyuyormuş gibi yapmanızı öneririm. Ülkemizin kırsal kesimlerindeki kadınlar güzelliklerini bu rutine borçludur.
Kart dışında başka kimleri takip etmeliyim? Doktor Kart’ın metodunu merkez alan Kadın Duruşu Uzmanları kadın duruşunun sırrına dair araştırmalarını sürdürüyor. ‘Sadece kendinize eziyet etmeye bakın, işte o zaman hayat ne tatlı’ sloganıyla kurulan Kadın Duruşu Birliği erken yaşta egzersizlerin kadın sağlığı açısından çok önemli olduğunun altını çiziyor. KDB’nin ileri sürdüğü en önemli metod[1] ise hiçbir zaman arkamıza yaslanmamamız. Neden? Omurlardan oluşan omurgamız şaşırtıcı bir biçimde kendi başına ayakta durabilen bir yapıya sahiptir. Onu bir kez rahata alıştırdığımızda hep daha konforlusunun arayışında olacak ve günün sonunda bedenimiz bize düşman kesilecektir. Bu yüzdendir ki Dakana ve Kuzey Apruka gibi rahat ülkelerde genç kadın ölüm oranı dudak uçuklatır.
Bizimle paylaşabileceğiniz başka güncel yöntemler var mı? Her yıl Mart ayında bütün kıtalarda aynı anda kutlanan Can Alıcı Koşullar Altında Kadın Güzelliği Günü bu yıl şahane bir buluşla son buldu: Dö göz oyulması. Doktor Pes’in bu muhteşem yöntemi sayesinde yorgun görünümlü gözlerden, mor göz altlarından bir çırpıda kurtulmak artık mümkün. Bu yöntemin yan kazanımları olacak mı? Işıklı bir ortamsa gözümüzü kısmak, karanlıksa açmak, görüntüyü tersine çevirdikten sonra görmek geride kalacak. Gördüğüm şey baktığım şey midir gibi tartışmalar ve gördüklerime kimse inanmaz gibi varsayımlar da yakında tarihe karışacaktır. Dö göz oyulmasından sonra süper güçler kazandığımız söyleniyor, bu doğru mu? Yeterince şey gördüğümüze göre artık görmeyi toptan reddebiliriz. Bu reddediş sayesinde beyin görmek için harcadığı enerjiyi diğer duyulara aktaracaktır. Koku alma, duyma ve tatma yetilerimiz başka türlü gelişeceği için daha önce yaşanmamış sayısız deneyimin tecrübe edilebileceği söyleniyor. Bu yöntemi uygulayanlar ne diyor? Dö göz oyduran herkes çok memnun, cümlelerini şöyle aktabilirim: ‘Gözlerimin beni bu kadar çirkin gösterdiğini bilmezdim.’ Diğeri: ‘Sonunda hayatıma mutlu bir eş olarak devam ediyorum.’ Öteki: ‘Ben bir başkasıdır.’ Sizin bu konuda görüşünüz nedir? Uygulamadığım bir yöntem hakkında yorum yapmam doğru olmaz ama kadınların yaşamış olduğu bu yenilik hissi, başkalaşmışlık hali beni heyecanlandırıyor doğrusu. Güzel görünmek için başkalaşmamız şart mı? Bu yöntemlerin biriyle ya da ikisiyle her kadın artık kendinden başkasına dönüşür, aynadaki imajını tanıyamaz hale gelir. Artık güzellik peşinde değil hipergüzellik peşinde olduğumuzdan başkalaşmamız şart. Üstelik hangi mevsimde olduğumuzu bilmediğimiz, tarihin hangi anına şahitlik ettiğimizi anlayamadığımız şu günlerde hangi yüzün bizim gerçek yüzümüz olduğunun ne önemi var. Gençlere ne gibi bir tavsiyeniz olur? Mimiklerini kaybeden kadınlar bundan birkaç yıl öncesine dek tuhaf bulunurdu. Etrafınıza bakın, modası geçmiş mimiklere günümüzde artık kimin ihtiyacı var? Üstelik çoğumuz ifade perhizine geç başlamış olmaktan yakınıp duruyoruz, ifadelerimizi sildirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Sizin henüz böyle dertleriniz olmayabilir, ama unutmayın ki kadınlar bir anda çöker. Şimdiden, korku metodu ve diğer yöntemleri hiç düşünmeden uygulamaya başlamalısınız.
Aksatmadan uyguladığınız bir yöntemi bizimle paylaşır mısınız? Devamlı birinin soluğunu ensemde hissettiğim, yolumun kesileceği ya da birinin bana dokunduğu anı kestiremediğim birtakım anlar yaratırım. Bunun için akşamları yürüyüşe çıkarım ya da bir yerden evime çok geç dönerim. Bu şartlar altında gençleşmek ne kadar sürer? Gölgemi arkamdaki gölgeden ayıramadığım bir mesafede iki ya da üç saniyede beş yıl gençleşirim. Nasıl? Meçhul kişinin yanımdan geçip gideceği vakte dek yaşamış olduğum korkuyla karışık endişe kan dolaşımını hızlandırır ve kolajenin proteinleşmesini sağlar. Proteinleşmiş kolajen (tip IV) bedenime kalıcı canlılık ve kemiklerime güç verir.
Son olarak, sizce bizi nasıl bir gelecek bekliyor? Yakında, evinde ve dünyanın tüm sokaklarında kadınlar korku ve endişeyi besleyici bir protein olarak kullanmaya başlayacaktır. Böylece Fear eats the soul günler geride kalacak ve gençlik sırlarımız bir sır olmaktan çıkacak.
Teşekkürler Kart!
[1] Göz açar açmaz kadınların uygulaması gereken 99 egzersiz adlı kitapta bahsi geçtiği üzere.