cehaletin şairi

ANNE SEXTON
(ÇEV: FATMA NUR TÜRK)

Belki dünya havada süzülüyordur,
Bilmiyorum.
Belki yıldızlar birtakım dev makaslarla kesilen
küçük el işi kağıtlarıdır.
Belki ay donmuş bir gözyaşıdır,
Bilmiyorum.
Belki Tanrı sadece sağırlar tarafından duyulan
kalın bir sestir,
Bilmiyorum.

Belki ben hiçkimseyim.
Doğru, bir bedenim var
ve ondan kaçamıyorum.
Kafamdan dışarı uçmak isterdim,
ama bu imkansız.
Burada, bu insan formu içinde mahsur kalmam
kader kitabında yazılı.
Hâl böyleyken
Derdime dikkat çekmek istiyorum.

İçimde bir hayvan var,
kalbime sımsıkı yapışan,
kocaman bir yengeç.
Bostonlı doktorlar
Pes ettiler.
Neşterler, iğneler, zehirli gazlar ve benzeri şeyler denediler.
Yengeç hâlâ orada.
Büyük bir yük bu.
Unutmaya çalışıyorum, kendi işime bakmaya,

brokoli pişirmeye, açıp kapatmaya kitapları,
dişlerimi fırçalamaya ve ayakkabılarımı bağlamaya.
Dua etmeyi de denedim
ama ben dua ettikçe daha sıkı tutunuyor yengeç
ve acı büyüyor.

Bir keresinde bir rüya görmüştüm,
bir rüyaydı belki de
yengeç, benim Tanrıya dair cehaletimdi.
Ama ben kimim ki rüyalara inanıyorum?

The Poet of Ignorance

by Anne Sexton
Paris Review, Issue no. 60 (Winter 1974)

Perhaps the earth is floating,
I do not know.
Perhaps the stars are little paper cutups
made by some giant scissors,
I do not know.
Perhaps the moon is a frozen tear,
I do not know.
Perhaps God is only a deep voice,
heard by the deaf,

I do not know.
Perhaps I am no one.
True, I have a body
and I cannot escape from it.
I would like to fly out of my head,
but that is out of the question.
It is written on the tablet of destiny
that I am stuck here in this human form.
That being the case
I would like to call attention to my problem.

There is an animal inside me,
clutching fast to my heart,
a huge crab.
The doctors of Boston
have thrown up their hands.
They have tried scalpels,
needles, poison gases and the like.
The crab remains.
It is a great weight.
I try to forget it, go about my business,
cook the broccoli, open and shut books,
brush my teeth and tie my shoes.
I have tried prayer
but as I pray the crab grips harder
and the pain enlarges.

I had a dream once,
perhaps it was a dream,
that the crab was my ignorance of God.
But who am I to believe in dreams?