konuşan kim?
ferah doğan
1
Elektriklerin kesildiği gece
Yalnız bir şey yapmayı bilmiyorum.
Evde oturan ölür, diyordu dün n.
Belki bugün öldüm.
Son on yıl
Son yirmi yıl
Görünen o ki gene sadece bizim için gitti elektrik.
Bir faz sorunu var.
Yağmur dindi. Rüzgar var. Vapur seslerini duyuyorum.
Şimdi, sesleri dinlemekten başka yapacak bir şey yok.
Sessiz denebilir.
Çok sessiz belki de. Arabalar geçiyor yine.
Rüzgarın camlara çarpan sesi var.
Mum sessiz. Alev sessiz. Sessizce yanıyor.
Kapılar kapanıyor. Açılıyor. Tekrar kapanıyor.
Kış bu.
Fırtına var. Rüzgar konuşuyor
Uğraşırsam
anlattığını anlayacağım.
Peki,
Bu yağmura dayanabilecek miyiz?
Pencerelerimiz, yasalarımız güçlü mü?
2
Konuşan kim?
Kendimi hatırladım mı?
Hem seçtiği yöntemde hem andırdığı bakışlarda
Hem bir kararsızlık ve karamsarlık anında
Hem gri denize bakan sahilde
Hem üniformalıların arasında
Ama şimdi kapıda sivil,
yaşasaydın benimki gibi bir hayatın olacaktı.
Şimdi arasam ama kim konuşuyor?
Yarın açıp bakmam lazım eğer kalkarsam
Şimdi
Her gün küçük bir şey olsun istiyorum
Her gün küçük bir şey olsun istiyorum
Rüzgar karış karış dolaştı şehri
Konuşan kim?
Sana soru soran ben mi?
Soruya cevap veren sen mi?
Konuşan kim?
3
vuuuuuu kısa
19 dakika sonra
vuuuuuuu ince 35 saniye sonra
daha uzun
bundan sonra vw olarak anılacak
bundan sonra vw olarak anılacak
onu seviyorum, o güzel
vuuuuuuuu 2 dakika sonra
denizden gelmişti
vuuuuu vuuuu vuu 4 dakika sonra
Vuuuuuuu vuuuuuuuuu, bir saat sonra
Konuşan kim?
Yağmur yağıyor.
Belki bir uçak havadadır.
Vuuuuuu vuuuuu yağmur hızlandığında.
4
Kış, kuş
Saklanacakları yerlere gidiyorlar.
Ev diyoruz.
Kumru bir geldi
Birkaç şeye yakından bakmak. Hayat bu mu?
Onu dışladılar. Değil.
Ama o yüzme biliyor. Başının çaresine bakacaktır.
Ama
Her gün küçük bir şey olsun
Her gün küçük bir şey olsun
O buna hep kapalı durdu
kapalı durdu
Ölsem daha iyi olurdu
Ama hep başkaları ölüyor
5
Sanki konuşan ben değilim, bir başkası
Sanki konuşan ben değilim, bir başkası
Konuşkan, iletken, deniz gibi renkli.
Denizden bir şey taşıyan
Denizden bir şeyler getiren. Martılar.
Şehri
Kuşlardan mı koruyorlar?
Biz aradaki duvarı görüyoruz. Onlar havadaki bir şeyi.
Ben kuş muyum?
Üzülmemek için uzaklaşıyor.
Kapılar kapanıyor. Açılıyor. Tekrar kapanıyor.
Seni her gün seveceğim.
Vuuuuuuuuuuu
Vuuuuuuuuuvu
Vuuuuuuuuuuu
Vuuuuuuuvuuu
6
Beklemeye başladım.
Ve beklemeye devam edeceğim.
Hiçbir şey yapmadan bekledim.
Bütün gün.
Başka hiçbir şey yapmadan aralıksız onu seviyor.
Şimdi çantasını hazırlamıştır. Bir şeyler unutmuştur mutlaka.
Kuş yaşıyor.
Kuş duvardan bakıyor.
Biz aradaki duvarı görüyoruz. Onlar havadaki bir şeyi.
Martılar konuşuyor.
Var olan her şey konuşuyor.
Yüksek ya da alçak sesle.
Konuşuyor. Başka şeyler anlatıyor.
En son beni garaja bırakmıştı bir ay önce.
Hava grubunu kurmuş. Alana varmışlar.
Geldi.
O duştayken su sesini duymayı seviyorum.
Evde olması çok hoşuma gidiyor.
Suyun sesi, şampuanın kokusu. Kombinin sesi.
Duştan çıktı şimdi. Kapı açıldı.
Islaklar asıldı, kirliler sepetine kondu.
Koltuğa sığabiliyoruz ve ev çok küçük gelmiyor.
7
Keşke ağlasaydım. Çok çabuk ayrıldık.
Aklımdan çıkmayacak bir gün.
Nasıl? Demişti.
Tek kişilik bir şehir.
Yağıyor musun kar?
Gece misin?
Sabah olacak mı?
Kar yağarken uyumak istemiyorum.
Peşinden koşmayacağız.
Koşmayacağız.
Deniz her yer oldu.
Her yer deniz oldu.
Babam bir kuş olduğumu anlamıştı.
Annemin balık olduğunu,
Benim kuş olduğumu.
Babam bir kuş olduğumu anlamıştı.
8
Ve gemi
kuşlarıyla birlikte geçti,
kuşları, fareleri ve hırsızlarıyla.
Yüzüğüne gerek yok,
amaçsız olabilir.
Kaybetmeye alışmamamız lazım.
Kuşlarını da birlikte mi getirecekler?
Yanımızda kuş götürebiliyor muyuz?
9
Dışarda bir şey var, dedi i.
Dışardan bir şeyi içeri alıyorum
ve içerde bir şey değişiyor.
İğde. Deniz iğdesi. Akşam. Aşk.
Sesi yükseltmek. Sesi açmak. Bir süre öncesine geri gitmek.
Geri gitmek. Her şeyi başka türlü yapmak.
Fotoğraflara bakmak. Martılara. Kumrulara.
Bitkiler, çatılar ve kuşlar
konuşuyor.
Hep birlikte kapandıkları bir an oluyor
bütün makinaların
elektrikler gittiğinde.
Kumru bir geldi.