bul çıkar

ESRA ASAR

bunları sana üstümüzde güneş
aramızdaki boşluğu dolduran rüzgâr varken
söylemek
isterdim
aslında
sol tarafında deniz olan insanın dili çözülüverir bilirsin
şimdiyse yol bulamıyorum
dizdiğim planlar bana parça pinçik veriliyor

-tek başıma dinliyorum

şimdi kadın olan ölür
hiçbir şey yapamazsam alkış tutarım
şimdi bu günlerde, bu devranda
21.00’da balkona çıkıp alkış tutmak eylemdir bilmezsin
hem de cemaat dağılıyorken
önceden de sonradan da korkmuyoruz biz oğlan
dikiyoruz, yıkıyoruz, yazıyoruz, ağlıyoruz hepimiz her yerdeyiz
en çok korkmuyoruz

-erken girdi sanki duydun mu

gelecekte elleri yumruk,
pankartlara ihtiyaçları kalmamış artık
avazı çıktığı kadar bağıracaklar
hani küçük adamlar etraflarını sardığında nasıllardı
belki sana ulaşmadı o cumartesi
ama bir zaman kulağı tıkalı kim vardıysa seslerini duyurmaya geliyorlar

-avcı vurmuş aybalam yaralıyam

artık sen ve diğerleri babasını andırmayacak
der ki babasını andırmayan bir ağabeyim ölüm ülkesiymiş debelenip durduğumuz yer
şimdi onun sözünü duyumsamamak ne kadar zorsa
artık hatırımızda kalmayacak yaşadıklarımız
mesela ters kelepçeli saçlarımızdan sürüklenmek ya da örtülerimizin düşürülmesi
öyle bir gelecek ki
gece karanlıktan korkmayacağız çünkü kentler çoktan ateşe verilmiş olacak

20.03.21