bal

ELİF KARIK

Karakterler

Sincap1: Pratik ve meraklı

Sincap2 : Nihilist 

İnsan1: Pasifist ama umutlu

İnsan2: Gizemli 

Sahne

Oturma odasının derinliklerinde bir sabah. Sinekler sürekli daireler çizecek. Masada yarım kavanoz bal, yarım ekmek, sandalyeye yarım oturmuş İnsan1. Belgeselde Sincap1’ i izliyor.

(Sincap1, İnsan1’e doğru yaklaşır ve bir fındık fırlatır kafasına.

İnsan1 ölür. İnsan1 yerde ölü yatar ama konuşmaya devam eder.)

İnsan1: Perdeyi açıp açmama kararını almaya gerek yok. Bala uzun uzun bakmaya, sinekleri sirkeye düşürmeye. Burada günlerdir oturup beklediğimin bir fındık olduğuna.

Sincap1: Sincaplar odasından çağrıldım ve bu münferit olay karşısında hiçbir ceza almayacağımı öğrendim.

(Yerden fındığını alır. İnsan1’in ölüsü hava alsın diye pencereyi açar.)

Sincap2 (ağaçtan atlar salonun ortasina): Uzun zaman oldu.

İnsan1: Zaman burada hep aynı kalmış.

Sincap2: Durduğun içindir.

İnsan1 (odanın sinekli tarafına doğru bakar):Bir dairenin içinde dönmeliydim.

Sincap2: Zaman orada da aynıdır.

İnsan1: Bir sincapla konuşurken ciddiyetimi koruyamıyorum.  Kuzgun olsaydın..

Sincap2 (böler): Ben de karşımda insan varken cidiyetimi…

(Sincap1, insan1’ i öldürerek kırdığı fındığını yemeğe başlar ÇITIR ÇITIR.)

İnsan1: Ya da baykuş. Geceyle ilgili bir şey söylenecek sanırdım.

Sincap2: Sana öldüğünü hatırlama diye bir hikâye anlatabiliriz.

İnsan1: Unutmayı istediğimi düşündünüz. Balın kapağını açık bırakın yeterli.

(Sincap1, İnsan1 ile birkaç fındık daha kırmak ister. Bunun etik olmayacağı fakat işlevsel olacağı hakkında düşünmeye başlar.)

Sincap2: Alışkanlıkları taşırken yorulursun.

İnsan1: Boşluğa bir fındık fırlatıp bunun cevapsız kalmasını bekleyemezsiniz. İnsan2 gelince, beni bu şekilde görmesini isterim aslında. Bunun hayalini de kurmuştum. Minimal son.

Sincap2: Aramaya başlamadan önce onun yerinde olmadığını anlaman gerekirdi.

(Sincap1 can sıkıntısını belli edecek şekilde offlar ve minimal sonun   dapdağınık odasında gezinmeye başlar. İlerleyen sahnelerde gelen çekmece açma-kapama, işeme ve poşet hışırtısı sesleri ondandır.)

Sincap2: İnsan2 diye birinin olduğuna inanmıyorum.

İnancım bir fındık tanesi hacminde ve oraya doldurulacak bundan daha iyi şeyler var. Bu bana başka bir oyunu hatırlatıyor.

İnsan1: Yalnızlığın bittiği yerde İnsan2 var ve beni bulacak.

Sincap2: Bulunman bu kadar önemli değil. Olunman, görünmen,görülmen, yaşanman, duyulman, ulaşılman…

İnsan1: Ölmek iki sincapla bu odaya sıkışmak olamaz.

Sincap2: Ölmek her şey olabilir. Ama her şeyin hayalini kuramazsın. Hayalini kurduğun her şey de başına gelecek olamaz. Olmamış ve olamayacak şeyleri düşünmektense bu noktada olmuş olanlara bakmayı…

(İnsan1 artık onu dinlemek istemez ve gözlerini kapar. Sincap2 o sırada konuşmasına devam eder, araya sorular da sıkıştıracaktır.)

Sincap2: ya da bir ormanda yürüyüşe çıkmayı-mantarları, dalları, kuşlarıyla- ormanın üstüne üstüne geldiğini. Ormanın sende yürüyüşe çıktığını düşünebilirsin. Bu seni rahatlatmayacaktır ve olanlar bulutu kafanın üzerinden ayrılmayacaktır. Sıkıntıyı yine atamadın ve kaldın. Bu sıkıntıyı yıllardır özenle hazırladın çünkü. Şekli nasıl olurdu acaba?

Sıkıştırılmış bir yumak. Dağılıp dağılıp yeniden birleştiği de oluyor ve her bir araya gelişte farklı bir hâl alıyor. Tecrübeyle aktarılsa ona göre davranırdın fakat kendin arayıp bulacaksın, kaçışacaksın.

Derin nefesler alıp asla nefes almış hâle ulaşamayış. Uzamış bir konuşma. Hiç yaşlanmamış. Sıkıntı hep erken gidiyor yerlerine. Senin ormanına da senden önce gelmiş ve havasına karışmış. Nefesine ekle. Görünebilir ormanın görünmezi olmuş. 

Her gün bu konuşmaları yapanların ormanından geliyorum. Ben tekrarım sadece. Bir sincaba göre fazla bunlar. 

Yerde yatarken sıkıntıyı benzettiğin şeyler listesi yapsan aslında çok vaktin var.

Ama sıkıntının gölünden sağ çıkamadın.

 

(İnsan1 yılmıştır, yeniden konuşmaya başlamak için gözlerini açar. 

Sincaplar balın kapağını kapatıp gitmiştir.)

                                                                                             SON