annem
Çev: Elif Firuzi
Onu öldürüyorlar yine
Ben yaptım dedi, oysa o, öldüm
Her on yılda bir anlattı bunu
Yine de öldürüyorlar onu her yıl, hatta her hafta
Her gün tekrar edenler bile var
Evirip çevirip ölümünü pratik yapıyorlar kafalarında
Kendi musibetlerinden uzak tutuyor annem onları;
Ölümü onun bedeniyle tecrübe ederken
Karar vermelerine bile gerek kalmıyor
Tekrar tekrar kazıp çıkarıyorlar benim gömülü annemi
Yeni gösteriler için mezarından.
Bir filmini yapmak istiyorlar şimdi de
Hayal gücü kıt olanlar için
Kafasını fırına sokmuş bir kadının
Çocukları öksüz bırakışını. Böylece
Başa sarabilirler filmi
Nasıl öldüğünü izleyebilirler tekrar
Ta en başından başlayarak.
Annemin ölümüyle ağırlanan
Çekirdek çitleyiciler evlerine döner sonra
Her biri annemin hatırasından bir şeyler götürür
Cansız- bir hediyelik eşya gibi yanlarında
Belki de satın alırlar bu filmi.
Bir şeyler seyretmek için TV’de.
Böylece yapmaları gereken tek şey
“Durdur” düğmesine basmak olur
O sırada çayın altını yakmak isterlerse eğer
Nefesini tutar annem, donup bekler ekranda
Çaydan sonra tamamlamak için ölümünü.
Film yapıcılar uzuvlarını toplamış annemin
Bakmamı istiyor benden
Eklem yerlerine pansuman yapılıp
Protezleri kamufle edilmeliymiş
Tekrar yapım annemin kimi yaralarına
Dikiş atmak için de şiirlerini istiyorlar benden
Prestij sağlanırmış böylece.
Bu fikre bayılırmışım diye, düşünüyorlar
Ona yeniden kavuşurmuşum
Aç canavarlarının ağzını doyurmak için
Kelimelerini teslim etmeliymişim annemin
Onların İntihar Oyuncağı Sylvia!
Konuşan, koşan Sylvia
Her istendiğinde ölen
Yeniden, ve yeniden ölen
Hiç bitmeyecek bir ölümü.
My Mother
They are killing her again.
She said she did it
One year in every ten,
But they do it annually, or weekly,
Some even do it daily,
Carrying her death around in their heads
And practising it. She saves them
The trouble of their own;
They can die through her
Without ever making
The decision. My buried mother
Is up-dug for repeat performances.
Now they want to make a film
For anyone lacking the ability
To imagine the body, head in oven,
Orphaning children. Then
It can be rewound
So they can watch her die
Right from the beginning again.
The peanut eaters, entertained
At my mother’s death, will go home,
Each carrying their memory of her,
Lifeless – a souvenir.
Maybe they’ll buy the video.
Watching someone on TV
Means all they have to do
Is press ‘pause’
If they want to boil a kettle,
While my mother holds her breath on screen
To finish dying after tea.
The filmmakers have collected
The body parts,
They want me to see.
They require dressings to cover the joins
And disguise the prosthetics
In their remake of my mother.
They want to use her poetry
As stitching and sutures
To give it credibility.
They think I should love it –
Having her back again, they think
I should give them my mother’s words
To fill the mouth of their monster,
Their Sylvia Suicide Doll,
Who will walk and talk
And die at will,
And die, and die
And forever be dying.
Poem of the Week – ‘My Mother’ by Frieda Hughes, daughter of Sylvia Plath and Ted Hughes.